
Güneşin izinden: Efecan Şenolsun
Serinletici bir rüzgar, tenimize kavuşan güneş ve dalga sesleri. Kısacası dopdolu geçireceğimiz bir yaz. Efecan Şenolsun ile bir araya gelerek yazın coşkusunu kutluyoruz, onların ilham verici fikirleriyle planlarımıza renk katıyoruz. Eşlik etmeye ne dersiniz?
Bu yaz nasıl bir rota çizdin kendine?
İş anlamında hareketli bir yaz benim için, özellikle geçtiğimiz son iki yıla göre. Berlin’e gidip geliyorum. Temmuz sonu bir performans projesi için tekrar yurt dışına çıkacağım. Gittiğim yerlerde küçük, hızlı tatiller yapıyorum. Ağustos gibi sanırım bir güney turu yapar, ardından tekrar Urla’ya kite yapmaya giderim diye düşünüyorum.
Yolculuk anında modunu yükselten favori albümlerini, müzik listeni bizimle paylaşır mısın?
Queens of the Stone Age-Like Clockwork, Konseptsiz-İnsanlar Çıldırmış.
Yazın arkadaşlarınla gitmek için hangi mekanı tercih edersin?
Pandemiden sonra dışarıda kalabalık yemekleri özlemişiz. Ben daha çok sakin, bahçesi ya da denize kenarı olan yerleri seviyorum. Gastronomi açısından da Balmumu Lokanta, İzmir’e gittiğimde pas geçmediğim bir yer.
Bavuluna mutlaka eklenen yıldız stil parçası hangisi?
Hedi Slimane’den siyah bir deri ceketim var. Her yere götürüyorum.
Yaz ruhunu ortaya çıkaracak bir konsere gitmek istesen, bu hangi sanatçınınki olurdu?
Ağustosta iki festivale gitme planım var. Biri rock müzik festivali, diğeri elektronik (Glitch Festival).
Baş ucundaki favori kitap ne?
Dönüp baktığım kitaplar var; İlahi Nizam ve Kainat, bazen Saramago bazen Jung.
Yazın dolabından eksik etmediğin bir yiyecek var mı?
Karpuz.
Özge Özacar ile çok özel: Hepsi özümün, Özge oluşumun parçaları!
Röportaj Salih Devrim